19 Kasım 2014 Çarşamba

İçimden sesler korosu bu akşam sana...



Aylar sonra ipadimi nihayet elime alabildim özlemişim film izlemeyi büyük ekrandan başka oluyormuş izlemek aylardır telefon ekranına bakmaktan büyük büyük bakmayı unutmuşum tıpkı kendi hayatıma bakamadığım gibi...

Bu akşam aslında canım hiçbirşey yazmak istemiyor sadece izlemek görerek hayatı devşirmek!küçüktük herşeyin bir anlamı olduğuna inandık...gördüklerimizden duyduklarımızdan en çok da okuduklarımızdan birşeyler devşirdik hayatımıza kattık sandık...

oysa biz sadece devrilmişiz geçen zaman hiç geçmemiş onca kış onca sonbahar üzerimizden geçip gitmemiş...

bugün aklım okul bahçesinin sarı yapraklarla kaplı bahçesinde...
o günlerime gidiyor aklım ister istemez o kış ortasında yüreğin yangın yeri olduğu o zamanlara... neler yaşadık diyorum neler kitaplarda kaybolduğunuz geceler,tütsüler,dağınık hep sis kokan oda,sokaklar,insanlar,kitap falları,içine girmek istediğiniz ama giremediğiniz uzaktan izlediğiniz bi ev,anılarınızın üstüne inşa edilmiş anlar,türküler,gecenin üçü,sıçramalar,uzaktan seyredip sevmeler,falanlar filanlar siz bunlara dayandınız demi ?

Korkmadınız hüznü baş köşeye buyur ettiniz yine geldi hüzün biçim değiştirip geldi bu sefer hadi buyur edin yine niye kapılarınız kapalı gücünüz mü yok artık umudunuz mu...

dünyadaki tek dertli sen değilsin kızım biliyosun demi senin şu yaşadıkların çoğu için tatlı bi macera çok uzağa gitmene gerek yok yanı başındaki insanlara bak en çok da kadınlara savaş yorgunu kadınlara...

sonra dön yine de ki acısada öldürmez :)

bide kimse kendinden başka 
bir yere gitmiyor yaşıyoruz işte yaralarımızı severek şair güzel demiş...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder